30 Ağustos 2007 Perşembe

Modena'da Turk bakkali:)

Evettt gunun en anlamli haberi uye oldugum gruptan geldi:)

Modena, Bologna yakinlarinda bir sehir, bir Turk bakkali varmis. Ve telefon edince siparisinizi yolluyormus. Adres ise soyle tarif edildi, sonra arayip tam adresini de alacagim bilahare:)

Eger otobandan gidiyorsaniz, Modena Fuar cikisina girdikten sonra Metro Grosmarket tabelalarini takip etmeniz gerekiyor. Bu marketin karsisinda DHL'in yeri var. Bunun hemen yaninda Baskayalar isimli Turk marketi var. Sira sira dukkanlardan bir tanesi.
Tel: 0598860250, 0598869283

Tulum peyniri, Turk kahvesi, dolmalik biberleri, sucugu vetam yagli beyaz peyniri denenmis ve begenilmis.

Telefonla gorustukten sonra detaylari verecegim:)

27 Ağustos 2007 Pazartesi

Haftasonu

Haftasonu belki de cumartesi dogum gunum olmasi sebebiyle cok eglenceli ve huzurlu gecti. Ben dogum gunlerine ozen gostermeye calisirim, hatirlayabilmek icin ozen gosteririm. Ama kendiminkine gelince sira neden bilmem satafatli kutlamalar istemem hic. Gecen sene 30'uncu yas gunumu kutlamak icin bir parti yaptik ve sanirim hatirladigim tek parti oldu bu. Benim balik hafizam beni yaniltmiyorsa tabiki...
Bundan sonra bir de 40 yasimda filan yaparim belki.
Bu dogumgunumde sessiz sakin ve huzurluydu, tam benim sevdigim gibi.. Ben seviyorum diye esim Roma'nin en iyi Cin lokantalarindan biri oldugunu ogrendigimiz Hang Zhou'ye goturebilmek icin butun telefon basinda rezervasyon yapmaya ugrasti. Ancak surekli mesgul caldigindan gidelim restorana, kapida isim yazdirir bir aperatif almaya filan gideriz dedik. Restorana bir geldik ki kapi duvar.
Italya'nin Ferragosto'sunu bilmeyenler icin:
Ferragosto 15 Agustos'ta sadece Italya'da kutlanan bir bayram.Kutlanan baska bir yer varsa lutfen bana yazin:) Antik caglardan gunumuze kalmis, Roma'da dogdugu soylenen bir hasat bitimi kutlamasi. Yaz aylarinin bitmesi,ciftcilerin satis yapmaya baslamalari ve calismalarinin sonunda dinlenmeye baslayacak olmalari kutlaniyor.
Benim bugune kadar gordugum tek kutlama Italya'da hayatin en az 2 hafta sureyle durmasi, supermarketlerin, sinemalarin, restoranlarin, barlarin ve dukkanlarin kapanmasi, tatile girmesi oldu. Yani en azindan buyuk sehirlerde Ferragosto kutlamasi diye adlandirilan sey herkesin tatile gitmesi demek.Isyerleri bile zorunlu tatil veriyor calisanlarina ve kapaniyor. Sehir bosaliyor, ferragostodan haberi olmayan ve italyaya bu donemde gelmek hatasini yapan turistlerle basbasa kaliyor.
Iste bizim Cin restorani keyfimiz de boylece Ferragosto'ya yenik dustu. Tabi ki baska restoranlar da vardi acik ama biz o kadar istemisiz ki Cin yemegi canimiz baska yere gitmeyi cekmedi. Ve sonucta kendimizi klimali sirin bir bar'a atip soguk iceceklerimizi yudumlayarak dogum gunu kutlamami tamamlamis olduk:)

17 Ağustos 2007 Cuma

Bodrum



Bodrum tatilimiz bitti ve sonunda İstanbul'uma geldim. Sanırım ilk defa Bodrumdan İstanbul'a dönüyor olmak beni hüzünlendirmedi.
Bodrum bu defa bir çok hatırayı canlandırdı içimde. Neden bilmem attığım her adımda geçmişime döndüm tekrar tekrar. Hepsi güzel hatıralar.. Ben bile şimdi nasıl yaptığıma inanamasam da 2 sezon degişik otellerde animasyon grubunun tercümanlığı yapmışlığım var... Benim gibi nemrut adam ne arar animasyonda ben de kendime inanamıyorum....Hep gülerek hatırladığım güzel günlerim, arkadaşlarım, oda arkadaşlarım Çiğdem, Banu ve diğerleri... Hepinizi özledim, her neredeyseniz...
Bodrum, Yat klubunun karşısındaki Sünger pizza'da yemek, Yat klubünde Fatih Erkoç, tekne turu, aksamüstüne uzayan kahvaltılar ve bol sıcak ile yüreğimizde bu seneki yerini aldı. Geçen sene yaptığımız ve özlediğimiz bir çok şeyi yapamadık ve anladım ki hiçbir anın tekrarı yaşanmıyor.. Her güzel anın başka bir tadı var ve ne kadar planlasan da geçmişi bugüne kopyalayamıyorsun.
Bu defa İstanbul biraz buruk, eşimi Roma'da bırakıp gelmemin payı büyük..O gelemediği için üzgün, bende denize söyle bir doya doya bakamaz oldum... Bebekte Merve'den çıkıp kendimi kulelinin rüzgarına bıraktım.. Bodrum'da da aynı şeyi hissettim, ben yüzümü sıyırıp geçen boğaz rüzgarını özlüyorum, hemde delicesine....
Arkadaşlarımı özlüyorumö ailemi çünkü her geçen gün hayatlarımızda birşeyler değişiyor, yakalayamadığım birçok an fotoğraflarla hatıralanıyor ne yazıkki...
Mira gelecek..ben yokum.. Erin, Can, Duru büyüyor .. Beni tanımıyorlar...