15 Mart 2007 Perşembe

Giris

Uzun zamandir yapmak istedigim ama bir turlu elimin gitmedigi birsey yasadiklarimi ve ogrendiklerimi yazmaya baslamak. Uzakta ve caresiz oldugun zaman daha cok ihtiyac duyuyorsun elinin altinda hazir birkac bilgi olmasina, denenmis, gorulmus ve tadilmis seylere rastlamaya.

Ben esim haric, ailemi ve arkadaslarimin hepsini Istanbul`da biraktim. Evimi, en sevdigim kafede kahve ictigim koltugu, yurumeyi en cok sevdigim sokaklari, bakmayi en cok sevdigim isiklari, kapalicarsiyi, rakiyi, baligi, sabahlari icime cektigim bogaz havasini...Birakip geldiklerim hic az degil ama ne bulacagim konusunda en ufak bir fikrim bile yoktu...

Roma`yi yasayip da cok sevenler bana cok kizmasinlar, ne de olsa bu bir baslangic ve bu sayfalari okuyanlar sonucta istanbul deyince insanin agzinda olusan tadi biliyor olacaklar...
Bu sehri de kesvedecegim ve kesvettiklerimi sizinle de paylasacagim ki bir daha gelenler bogazdan sicramis lufere donmesinler Roma`nin acik denizinde..Istiyorum ki Roma`ya yasamak icin gelen Turkler gelmeden once fikir sahibi olsunlar, burada nerelerde neler yasanir, nasil yasanir, kime zor kime kolay gelir bir fikir sahibi olabilsinler. Yada benim kesfedemediklerimi kesfedenler benimle paylassinlar.
Belki sorularimizin cevaplarini bin kapiyi calmadan daha kolay bulabiliriz. Ben yasadiklarimi ve ogrendiklerimi burada herkesle paylasacagim. Sizlerde birseyler katmak isterseniz yorumlarinizi bekliyorum

Hiç yorum yok: